Kayıtlar

Ağustos, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Çizgilerin Efendisi - 2.Bölüm

Ağaçların serin gölgesi karşı konulmaz davetkârlığıyla sanki beni çağırıyordu. Yavaşça indim. Şoförümüzün, güzel bir hanıma karşı unutkanlığını affettirmenin ötesinde, abartılı iyi niyet gösterisi sergilediğini tahmin etmek zor değildi. Benimle birlikte diğer yolcular da sıkıldıklarını belli edercesine birbirleriyle fısıldaşıyorlardı. Ama onlar kendilerini bahçenin serin davetkârlığına kaptırmamış, araç hemen hareket edecekmiş gibi hazır bekliyorlardı. Ben aracın bir kaç adımlık mesafesinde dolaşıyor, serin rüzgârın yüzümü yalamasının tadını çıkarıyordum. Tanımadığım pek çok farklı kuş sesinden oluşan müziği dinliyordum. Bu sürenin biraz daha uzamasını dilerken bir yandan da sanki üzerimde odaklanan bir bakışın tedirginliğini duyuyordum. Etraf bu hissimi anlamsız kılacak kadar kimsesizdi. Bende gözlendiğim hissini uyandıran gözleri bulmak için etrafı iyice taradım. Kimse yoktu. Etrafa bakınmam meyvesini hemen verdi ve az ilerde bir bank olduğunu fark ettim. Böyle sıcak bir yaz gününde

Çizgilerin Efendisi - 1.Bölüm

Resim
            Yaz sıcağının bunaltıcı havasında, güneşin altında parlayan asfaltta hızla yol alan aracımızın çıkardığı sonu gelmez uğultu, sihirli bir ninni gibi bedenimi ve zihnimi uyuşturmuştu. Asfaltın üzerinde uzayıp giden kesikli beyaz çizgilerin hızla yol alan aracımızın altından birer birer geçip kaybolmasına gözlerim kilitlenmişti. Birbiri ardınca kaybolan çizgilerin nasıl da süreklilik oluşturduğunu düşünürken, derin ve dağınık sorular zihnime üşüşmeye başladı. Zihnimde belirmeye başlayan bir soru, daha tamamlanmadan ince bir kasılmayla sarsıldım.  “Aracı durdur.”  diye bağırdım. Araç sert bir fren sesiyle olabildiğince çabuk durdu.  Mücevher dolu çantamı düşürmüş gibi kendimi asfalta attım; ben daha hangi çizgiden başlayacağına karar vermeden aracın dururken yolun kenarından kaldırdığı toz bulutu ulaşarak beni içine aldı. Toprağın kuru kokusunu genzimde hissettim.  Az önce üzerinden geçtiğimiz en son beyaz yol çizgisini gözüme kestirmiştim; koşup, sıcak asfalta diz çöktü