Kayıtlar

Mart, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kral Kazuratkusan

  Gecenin sessiz karanlığı şehrin üzerini kaplamıştı. Geçici de olsa huzura en yakın olduğu zamanlar bu zamanlardı. Şehrin huzurlu uykusu sarayın açılan devasa kapısından hızla çıkan altı besili siyah atın çektiği arabanın çıkardığı gürültüyle bozuldu.   Araba sokaklardan yıldırım gibi ilerlerken tekerleğin taş yolda çıkardığı seslere ilave olan nal sesleri, sokak sokak tüm şehirde geceyi ayağa kaldırıyordu. Araba iki katlı taş konağın önünde durduğunda getirdiği gürültü sokak boyunca devam etti.   Sürücü dizginlere tüm bedeniyle asılsa da terli atların homurtularını, tepinmelerini ve yenilen kırbacın hıncıyla kabaran hırçınlıklarını zapt edemiyordu. Arabanın acılan kapısından inen asker sokağı kolladıktan sonra konağı baştan aşağı süzdü. İri adımlarla kapıya doğru yürüyerek koca yumruğuyla kapıyı dövmeye başladı. Kapıya inen yumruk darbeleriyle tüm sokak inliyordu. Konağın açılan penceresinden yaşlı bir adam aşağı sarktı. “Kimsin, ne istiyorsun?” Asker kapıyı yumruklamayı bırakara