Kayıtlar

Ekim, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Pişmanlık

  Yıllar önce genç bir mühendis olarak, kiralık ilanı asılı yan evi sormak için çaldığım kapının önündeydim. O günlerden kalan yeşil renk ancak pencere kenarlarında güneşin ulaşamadığı yerlere sığınmıştı. Griye dönmüş evin, solan boyasını uzun çatlaklar parçalara ayırmış, yer yer dökülen sıvaları derin yaralar bırakmıştı. Sararmış camları, boyası dökülmüş çerçeveler tutuyordu. Çöken çatıya uyan yağmur oluğu dalgalı bir hal almıştı. Bahçe kapısından iç kapıya kadar uzanan beton yol, derin çatlaklarla, sanki hiçbir zaman bir arada olmamışlar gibi birbirine yabancı parçalara ayrılmış, yabani otlar yarıkları doldurmuştu. Kader ortağı gibiydik. Bir zamanlar içimi dolduran, beni yaşatan aşkım kurşun bir bilyeye dönüşerek içime çökmüştü. O da çatısı altında yaşattığı hayatları bir bir kaybettiği için çökmekteydi. Paslı demir kapı,   yıllar öncesinden hatırladığı eski bir dostuna selam verir gibi derinden inledi.   Evin ön bahçesindeki çardak hâlâ oradaydı. Boyaları dökülmüş, sarmaşıkları